CORONA belasının gidişatına göre önümüzde kötü günler bizi bekliyor.
Hayatını kaybeden binlerce insan hatta son nefesini dahi vermekten aciz durumda olan yüzlerce kişi var.
Bu konuda sorumluluğu bulunan,
Öncelikle zamanında sıhhi, hukuki,ekonomik ve sosyal alanda her türlü müeyyide dahil yeterli tedbiri almayan yetkililer,
Kendi eğlenceleri, mutlu günleri, mevlüt, toplantı,kongre, açılış, taziye, sünnet, nişan, düğün,gezi,doğumgünü,karşılama, uğurlama vb gibi etkinliklerine davet ettikleri ve riske attıkları insanlara zarar vermediğini düşünenler,
Maske, mesafe ve temizliğe riayet etmeyen, toplum sağlığını tehlikeye atan en kahraman insanlar,
Hizmet sektörü uygulayıcıları olarak yeterli hijyeni uygulamayan tacir,esnaf,şirket,vb gibi iş yeri sahipleri,
Testi pozitif olduğu halde toplumun içinde dolaşmayı sürdüren vicdanlı vatandaşlar,
Eğer bu yaşananlardan dolayı hayatını, işini, ekmeğini, sağlığını kaybedenlerin uğradığı zararda kendi payınızın olduğunu düşünüyorsanız ciddi bir vicdan muhasebesine ihtiyaç hasıl olmuştur. Bu gece uyumadan iç sesinizi dinleyin.
Cinayete, zulme, haksızlığa ortak olmanın insani yükünü , çocukları öksüz,yetim bırakmanın günahını, insanları aç ve işsiz,umutsuz koymanın bedelinin ağırlığını düşünün.
Kimden, nasıl helallik alırsınız bilinmez ama yaşanan kötü günlerin topluma verdiği zararda hepimizin kapladığı alan ve üstlendiği rolüne göre orantılı miktarda suçu ve kusuru vardır.
Nedense, kimse kendine pay çıkarmıyor ve kendisine,ailesine bulaşmayacağını sanıyor.
Siz neden bu kadar kendinize güveniyorsunuz bilmiyorum ama çırpına, çırpına ölenlerin içinde zenginler, makam,meslek ve itibar sahipleri, ünlüler, gençler, güçlüler de var...
Bugün ona olan yarın sanadır. Hem dünyanı hem ahiretini kaybetmek istemiyorsan aklını başına al...
İnsan olmanın gereğini yap ve keyfini yaşa...
Allah sonumuzu hayreylesin.