GÜNDEMHaber Girişi : 14 Kasım 2023 18:03

İpek: Uyuşturucu illeti ailelerimiz için bir felakettir

İpek: Uyuşturucu illeti ailelerimiz için bir felakettir
Diyarbakır’da uyuşturucuyla mücadele konusunda yaptığı çalışmalarla taktir toplayan Hotel Büyük Kervansaray ve Büyük Mardin Otellerinin Yönetim Kurulu Başkanlığının yanı sıra Yeşil Çam Sanat Kültür Sinema ve Uyuşturucuyla Mücadele Derneği başkan yardımcıs

Yeşil Çam Sanat Kültür Sinema ve Uyuşturucuyla Mücadele Derneği olarak tüm bileşenleriyle uyuşturucuyla mücadele için projeler hazırladıklarını belirten Yeşil Çam Sanat Kültür Sinema ve Uyuşturucuyla Mücadele Derneği Başkan yardımcısı Mehmet İpek, uyuşturucuyla mücadele konusunda kısa zaman içerisinde önce kısa metrajlı ardından iki saatlik uzun metrajlı bir film çekeceklerini söyledi.


UYUŞTURUCU KÖYLERE KADAR GİRDİ


Uyuşturucunun şehirlere, mahallelere, hatta köylere kadar girdiğini belirten Mehmet İpek, “Bildiğiniz üzere uyuşturucu illeti büyük bir bela ailelerimiz içinde bir felakettir. Kelimenin anlamıyla insanlık için büyük bir felaket. Her gün vukaatsız, olaysız, uyuşturucuya dayanmayan yüzlerce olayın olduğu bir ilde bir ülkede yaşıyoruz. İlimizde burada son derece olumsuz anlamında payını almış. Bu uyuşturucu illeti ailelerin içine girmiş, şehirlerimize girmiş, mahallelerimize girmiş, hatta köylerimize kadar girmiştir bu pislik. Dolayısıyla bizim kendimizin kurduğu bir derneğimiz, bir yıllık bir derneğimiz var. Bizde ne yapabiliriz diye çalışmalar yaptık? Şu an kısa metrajlı bir uyuşturucuyla ilgili bir film çekmeye karar verdik, bunun yanı sıra da gelecek yılda da uzun yani 2 saatin altında olmamak üzere uzun metrajlı bir film düşünüyoruz. Tamamen gerçeğe dayanan, tamamen yaşanan ve hadiselerin içine alacak kapsayacak, anlatacak bir şekilde yola çıkıyoruz” diye konuştu.


BİR KISA BİRDE UZUN METRAJLI FİLM ÇEKİLECEK


Dicle Üniversitesi’nin yanı sıra bir çok üniversite ve Sur Kaymakamlığı’nın da desteğiyle uyuşturucuyla mücadele konusunda bir film çekeceklerini de sözlerine ekleyen Mehmet İpek, “Şu an bir veya bir buçuk ay içerisinde yönetmenimizin aktif çalışmasıyla ve birçok üniversitenin desteği ile ve bunun yanı sıra bizim üniversitenin yani Dicle Üniversitesi’nin Sur Kaymakamlığımızın, kendimizin, sizler gibi değerli dostlarım duyarlı insanların katkılarıyla bu kentte bir ses vermeye bu işe bir itiraz etmeye, bir itiraz sesini yükseleceğimizi düşünüyoruz. Bunu hep birlikte yapacağız. Bu konuda çok iyi durumdayız. İnanıyorum ki bizim bu çalışmalarımızın bizim bu gayretlerimizin boşa gitmeyeceğini, bunun ilçe hatta köylere dahil örnek olacağını, mahallelere örnek olacağını örnek teşkil edeceğine, yarın öbür gün hep birbirine bakarak hepsinin bu mücadeleyi baş edeceğine inanıyorum. Ancak bunu toplum olarak bunu bir devletten yalnız bekleyemeyiz, polisimizden yalnız bekleyemeyiz, askerimizden yalnız bekleyemeyiz. Şimdi boyutu çok büyük” dedi.


İÇİŞLERİ BAKANI YERLİKAYA’YA TEŞEKKÜR


İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın uyuşturucuyla mücadele konusunda çok duyarlı olduğunu da belirten İpek, “İçişleri bakanımız sayın Ali Yerlikaya bu konuda çok duyarlı, görüyoruz, kendisine bu duyarlılığı için teşekkür ediyoruz. Sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz, beraberiz. Onun için bizler bu işin meşalesini yakıyoruz bir şekilde. Hep birlikte bu işi büyüterek inşallah kısa zamanda uyuşturucu illetini askari seviyeye getireceğiz. Ülkemizin ve bölgemizin kanayan yarası olan uyuşturucu ile mücadelemiz ömür boyu devam edecek. Ben inanın ben demeyi utanırım. Sizler gibi değerli insanlarla birlikte hep beraber 50 yıldır bu işin mücadelesini veriyorum. 50 yıldır gençleri nasıl bu işin dışında tutarız, nasıl uzak tutarız, nasıl uyuşturucuya, onu mücadelesini görüyorum vermeye devam edeceğiz.

Ocaklar sönüyor, bu illet yuva muva dinlemiyor, yok ediyor, talan ediyor. Bir bağımlılığının bir ailede olması o ailenin yok olmasına yetiyor. Bir kişinin uyuşturucu kullandığı o ailede huzur bulamasın. Mutluluk hiç arama, hiçbir şey bulamazsın. Hemen hemen bu pislik bütün ailelere bulaşmıştır, bulaştırılmıştır, inanıyoruz. Bu işi yapanlar da gün gelir. İnanıyoruz ki bu işi yapanlarda gün gelecek kendilerine çeki düzen verecekler ve yaptıkları işin ne kadar kötü olduğunu, hatta kendi çocuklarının etrafının, ailelerinin, akrabalarının da etkilendiğini görecekler. Onlara da çağırmış şudur, bugüne kadar ne yaptınızı yaptınız? Bırakın bu işi. Artık bu işte dönün. Bizim rızkımız, ekmeğimiz böyle bir işteyse lanet gelsin o rızka da, o ekmeğe de çizme giyelim, tuvalet yıkayalım, ayakkabı boyacılığı yapalım, lağımda çalışalım ondan bin kat daha değerlidir” dedi.