CANSEVEN’DEN İLGİNÇ BAKIŞ

İnovasyon, Başarı, Karar Verme, Fark Yaratma kavramlarının bildik anlamlarını ters yüz eden Apple’ın efsane CEO’su Steve Jobs, yaşamını şekillendiren bu kurallarıyla 2018 YKS’de tercih yapacak bir aday olsaydı neler yapardı? Gelin birlikte göz atalım… 



Apple’ı dünyanın en büyük şirketi yapan efsane CEO Steve Jobs’un biyografisini yazan Walter Isaacson, “Steve Jobs” kitabında 21. yüzyılın çılgın dâhisi olarak tanımlanan bu adamın nasıl bir efsaneye dönüştüğünü keyifli, sade ve akıcı  bir dille anlatır ve başarı yolundaki kurallarını 10 maddede okuyucuya aktarmaya çalışır. Girişimcilik-İnovasyon-Başarı- Karar Verme- Fark Yaratma kavramlarının bildik anlamlarını ters yüz eden Steve Jobs, yaşamını şekillendiren bu kurallarıyla 2018 YKS’de tercih yapacak bir aday olsaydı neler yapardı? Canseven Kolejinin kurucularından ve yönetim kurulu başkanı Hamit Canseven, adaylar için doğru tercihin yol haritasını Steve Jobs örneğinden hareketle çıkardı. İşte üniversite ve meslek seçimleriyle dünya çapında başarılı olmuş bir insan modelinden yola çıkarak adaylara ufuk açan öneri ve tavsiyeler. 



 
1.Kural: Odaklan 
Steve Jobs, Apple’dan kovulduktan sonra 1997 yılında şirkete geri döndüğünde ilk yaptığı iş 100’den fazla çeşide sahip ürün yelpazesini 4’e indirmesiydi. Amacı, değişimin önündeki karmaşıklığı ortadan kaldırarak sadeleşmek ve tam olarak odaklanmaktı. 




O halde Jobs YKS tercihi yapan bir aday olsaydı muhtemelen sınava hazırlık sürecinde yaşadıklarına, yapamadıklarına, arkadaşlarının sınav sonuçlarına, “Matematik çok zordu!, Kontenjanlar arttı bu sene puanlar düşer mi?” gibi soru ve yaklaşımlara takılıp kalmaz, tutku ve kararlılıkla “Gerçekten ne istiyorum ve isteklerim için neler yapabilirim?” sorusunu hayatının merkezine alarak  doğru cevaplarını aramaya odaklanırdı. 




 
    Kural: Sorumluluk Al 
    Steve Jobs tüm işleri kendi kontrolü altında tutmaktan hoşlanırdı ve şirketi içerisinde iplerin gevşemesine asla izin vermezdi. Tüm Apple ürünlerinin birbirine son derece uyumlu olmasına çok önem verirdi. 
    Bu kuralın ışığında Steve Jobs, YKS tercih süreciyle ilgili tüm süreçlerin (Tercih Kılavuzuna ait detayların, üniversite ve meslek seçimine ait bilgi toplama, görüşme ve ziyaretler yapma ve sonucunda karar vermenin)  kendi sorumluluğunda olduğu gerçeğini ve gerekliliğini kabul ederdi. Sonuç olarak tercih danışmanı görüşmesine kendisi yerine babasının gitmesini istemez, tercih kılavuzunu incelemeyi ablasına, karar verme aşamasını da annesine bırakmazdı. 
   



Kural: Geride Kalırsan Yetişmeye Çalışma, İleri Sıçra 
    Apple her zaman sektördeki yenilikleri ilk gerçekleştiren firma olmadı. Steve Jobs, takıldığı ve başarısız olduğunu düşündüğü zamanlarda yeni ve farklı bir tasarım ve hikâyeyle zaman zaman gerisinde kaldığı rakiplerinin bir anda önlerine geçmesini bildi. 
    Jobs tercih yapsaydı tek kriter olarak YKS sonuçlarına, puan ve başarı sırasına göre değil, gelecekte nasıl bir yaşam yaşamak istediğine göre tercih yapardı. Tercih dönemini, üniversite-meslek seçimini yeni bir hikâye yazma fırsatı olarak görür, eksiklerinden öğrenerek, sınav sonuçlarını ardında bırakarak kariyer adımlarını emin ve hızlı adımlarla tırmanmaya devam ederdi. 




    Kural:  Kazançtan Önce Ürün Gelsin 
    Steve Jobs’un Apple’ı kurarken en büyük hayali, karlı bir şirketten önce, yenilikçi ürünler üreten bir şirket ortaya çıkarmaktı. 
    Jobs bu kurala göre tercih dönemini ve vereceği kararları kişisel marka olmak yolunda kendine yaptığı yatırımlar olarak algılardı. Daha tercih yapmadan, emek ve çaba sarf etmeden tercih ve kararlarını “para kazandıran” “geleceği parlak meslekleri” açısından değerlendirmezdi. 




    Kural: Anketlerin Kölesi Olma 
    Jobs pazar araştırmalarını fazla sevmezdi. ‘Müşteriler biz onlara göstermeden ne istediklerini bilmez’ derdi. 
    Steve Jobs doğru kaynaklara dayanmayan tercih efsanelerini, ezbere dayalı bilgileri, bölümler- üniversiteler için oluşmuş ancak gerçekçi olmayan algıları bir kenara bırakarak hayal etmeye ve hayallerinin peşinden koşmaya devam ederdi. 




    Kural: Gerçeği Eğ ve Bük 
    Steve Jobs, insanları zorlamayı severdi. Jobs, aynı zamanda insanları sınırlarına kadar zorlamasıyla ünlüydü. 
    O halde Jobs için YKS tercih süreci hayallerini, isteklerini ve kararlarını sınayabileceği bir dönem olacaktı. “Bizim ailece matematiğimiz kötü”, “Bu saatten sonra yabancı dil öğrenemem” gibi kolaycı ve kalıplaşmış kaçışlar yerine “Bunları yapamamam için hiçbir neden göremiyorum “ derdi. 




    Kural: Biraraya Gel…! 
    Elektronik sektöründe yer alsa da, Steve Jobs tüm çalışanların biraraya geldiği toplantılara güvenir, e-posta ile iletişime sıcak bakmazdı. 
    Bu kuraldan Steve Jobs’un yüz yüze ve duygusal iletişime önem verdiğini anlıyoruz. O halde Jobs’u tercih döneminde üniversite yerleşkelerinde, tercih ve tanıtım günlerinde sıkça görürdük. Kendisini akademisyenlerle, öğrencilerle ve tercih danışmanlarıyla konuşurken, fikir alışverişinde bulunurken, hararetli tartışmalar yaşarken görme ihtimalimiz oldukça yüksek olurdu. 





    Kural: Hem Büyük Resmi Hem Detayları Gör 
    Bazı yöneticiler genellemeciyken bazıları ise detaylara çok takılıdırlar. Steve Jobs ise bunların her ikisini de uygulardı. 
    O zaman Steve Jobs tercih döneminde bir yandan kendi isteklerinin, hayallerinin peşinden talepkar bir şekilde koşarken, diğer yandan değişen dünyada mesleklerin geleceğini, üniversitelerin kendine sunduğu akademik ve sosyal olanakları araştırmaya devam ederdi. Doğru tercih ve başarının bu iki durumun uyumlu birlikteliğinden doğacağını düşünürdü. 







    Kural: Sosyal Bilimleri Fen ile Harmanla 
    Steve Jobs kendisinden bahsederken “Kendimi hep sosyal bilimlere ait gördüm. Ama elektroniği de hep sevdim. İkisinin kesiştiği noktada durmaya karar verdim” diyor. 
    Jobs tercih döneminde bu kurala istinaden üniversitelerin uzmanlık alanlarını, tercih etmek istediği bölümlerdeki mesleki başarıları, fakülte ve bölümlerin birbirleriyle temaslarını, araştırma projelerini, ders dışı proje ve etkinlikleri dikkate alarak disiplinlerarası bir üniversite eğitimi arayışı içinde olurdu. 


    Kural: Aç ve Deli Ol! 
    Çünkü “dünyayı değiştirmeyi başaranlar, dünyayı değiştirebileceğini düşünecek kadar çılgın olanlardır.” 
    Jobs bu kurala dayanarak üniversite eğitimini “yaşam boyu öğrenme” sürecinin bir durağı olarak algılardı. Muhtemelen üniversite -meslek seçimi ve üniversite eğitimi onun için bir son değil, bir başlangıç olurdu. Aç olmayı her zaman peşinden koşulacak hedeflerin olduğu, deli olmayı başarılı olmanın birden fazla yolu olduğu fikrine dayandırırdı.




AHMET BEŞENK