Yeniden Refah Partisi Yenişehir İlçe Başkanı Recai Güzelsoy Güven Tazeledi.

Diyarbakır Tulip Park'ta yapılan kongrede Recai Güzelsoy, tek liste olarak girdiği seçimde, yeniden başkan seçilerek güven tazeledi.

Salonun hınca hınç dolu olduğu, bir hayli kalabalık bir kitlenin katıldığı kongreye, 54. Hükümetin Bakanı ve Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Sacit Günbey, MKYK Üyesi Sabih Dallı, Mali İdareler Başkan Yardımcısı ve İl Sorumlusu Zülküf Şeker,  Diyarbakır İl Başkanı Yaşar Aslan, Genel Merkez Bölge Başkanı Ali Erdem,  Hak İş-Hizmet İş Sendikası Başkanı Ercan Karaman katıldı.

Ayrıca, Muhtarlar Derneği Başkanı Mehmet Demir, Esnaf Sanatkar Kredi Kefalet Kooperatifi Başkanı Diyaedin Gezer, Uluslararası Demokrasi ve Kalkınma Derneği Kurucusu ve Yönetim kurulu Başkanı Nimet Tetik Çicekli, Diyarbakır Yeniden Yaşam Kanserle Mücadele Derneği Başkanı Şükrü Abay, Ticaret Borsası Başkan Yardımcısı Şeyhmus Ayhan, Kanaat önderleri Bedri Baran, Ferzende Göktimur, Murat Erçedoğan ile, kalabalık bir davetli topluluğu katıldı

YENİŞEHİR KÜLTÜR VE SANATIN SİMGESİ KONUMUNDADIR

Açılış ve yoklamanın ardından, kongre ve başkanlık divanı yapıldı. Ardından saygı duruşu ve istiklal marşı okundu. Faaliyet raporunun okunup, mali raporun okunması ve ibra edilmesini takiben, konuşmalara geçildi. Bu arada, Yeniden Refah partisi Eğitim Bölge Başkanı Nurullah Yiğit’in sunumuyla, salon ‘Mücahid Erbakan’ sloganlarıyla coştu.

Yeniden Refah Partisi Yenişehir İlçe Başkanlığı'na güven tazeleyerek yeniden başkanlığa seçilen Recai Güzelsoy yaptığı konuşmada partililere teşekkür etti.

Coşkulu sloganların atıldığı kongrede, ilk konuşmayı yapan Recai Güzelsoy, Yenişehir'in Diyarbakır için önemli bir ilçe olduğunu belirterek, şunları söyledi: ‘Yenişehir ilçemiz 217 bin nüfusu ile kavşak noktalarda bulunması sebebi ile önemli bir ilçemizdir. İlçemizin bir yanı, Dicle nehrinin bereketi, bir yanı organize sanayi, diğer yanı kültür ve sanatın simgesi konumundadır.



Yenişehir ilçemizi kendi kendine yetebilen ve ihracat yapan, örnek model bir ilçe yapacak projelerimiz var olduğunu duyurmak istiyorum. Tarım ürünlerinin yerinde işlenerek organize tarım sanayinin kurulması, güneş enerjisinin yapılacak yatırımlarla milli kaynağa dönüşmesi, su enerjisini tamamıyla kullanarak ilçemize, Diyarbakırımız ve bölgemize milli kaynak oluşturmak temel hedefimizidir’ dedi.

'İMAN VARSA İMKÂN VARDIR'

Kendilerinin neden siyasetin içinde bulunduklarını da belirten Güzelsoy, ‘Yetimin, yoksulun, ezilmişin hakkını savunmak ve toplumun barış ve kardeşlik içinde yaşaması için sarf edilen çabayı kutsal gördüğümüz için siyasetin içindeyiz. Ve diyoruz ki siyaseti önemsemeyen Müslümanları, Müslümanları önemsemeyen siyasetçiler yönetir.

Biz haksız bir davada zirve olmaktansa haklı bir davada zerre olmayı seçtik. Milli görüş davası ezelden ebede giden izzet, nefis, onur, barış, hak ve adalet mücadelesidir. Milli görüşün kimyası, ahlak ve maneviyattır. Nefse esaret değil, nefsi terbiye etmektir. Kaba kuvveti değil, hak ve adaleti tesis etmektir. Güçlünün haklı olduğu bir düzen değil, haklının güçlü olduğu bir dünya düzeni kurmaktır. Yolumuz ifrat ve tefritten uzak orta yoludur. Düzenimiz ve çabamız adil düzeni kurmaktır. Savaşsız bir dünya için, adil düzen diyoruz. Adil düzen için Yeniden Refah diyoruz. İman varsa imkân vardır’ şeklinde sözlerini tamamladı.

SORUNLARIN ÇÖZÜMÜNE TALİBİZ

Ardından söz alan Diyarbakır İl Başkanı Yaşar Aslan ise, şunları söyledi:

‘Milli ve manevi değerlerimiz etrafında birleşip, kenetlenmek için, kardeşlik zincirine yeni halkalar ekleyebilmek ve insanı esas alan politikalar üretebilmek için, tüm vatandaşlarımıza kapımız açıktır.

BATI’NIN VE BATILIN İKİYÜZLÜLÜĞÜDÜR BU

Cahit Sıtkı Tarancı bir şiirinde ‘Su boğar, ateş yakarmış, yeni öğrendim” diyor. Batılılar da sarı saçlı, mavi gözlü insanların savaşlarda ölebileceğini daha yeni anladı galiba!.. Gazze’de top oynayan çocuklar, İsrail’in füzeleri ile can verirken batı hiç üzülmedi; umurunda bile olmadı. Çünkü bu çocukların saçları sarı, gözleri mavi değildi.

Alyan bebek, Ege sularında boğulurken, anneler, babalar Suriye’de bombalarla katledilirken, yine Batılıların hiç umurunda olmadı, çünkü bunların da saçları sarı, gözleri mavi değildi. Yine Afganistan’da, Irak’ta, Libya’da, Arakan’da, insanlar katledilirken batı kamuoyu, yine seyretmekle yetindi. Çünkü hiç birinin saçları sarı, gözleri mavi değildi. İşte medeni dedikleri batı bu; ırkçı, zalim, vahşi ve katil…



Biz hiç kimsenin ölmesini istemiyoruz. İster mavi gözlü olsun, ister olmasın. İster sarı saçlı olsun, ister olmasın. Biz bütün insanların yaşama hakkına saygılıyız.  Ayrıca; hiçbir ülkenin işgal edilmesini asla kabul edemeyiz. Yine mültecilerin inancından, insanlık dışı muamele görmesini asla kabul edemeyiz.

İnşallah bu zalim ve vahşi batı, Ukrayna-Rusya savaşından gerekli dersleri çıkarır, aklını başına alır. Bundan sonra hiç bir ülkeyi işgal etmez ve Müslümanları öldürmekten vazgeçer artık.

Yeniden Refah iktidarında D-8 leri, D-60’lar seviyesine çıkararak, yani İslam Birliği’ni kurarak; yalnız ülkemizi ve İslam ülkelerini değil, bütün mazlum milletleri, adalete, barışa ve huzura kavuşturacağız inşallah’.

"YENİŞEHİR İLÇE KONGREMİZ HAYIRLARA VESİLE OLSUN"

Konuşmasına, davetlilere teşekkür ederek başlayan MKYK üyesi Sabih Dallı ise, "Değerli sivil toplum kuruluş yöneticileri, kıymetli kanaat önderleri, çok yıllar önceden, bizler küçükken bile bu davanın önderliğini yapan bu davaya emek veren çok değerli büyüklerim. Davamızın çok değerli gönüldaşları, hepiniz kongremize hoş geldiniz.

Sizleri selamların en güzeli olan Allah'ın selamı ile selamlıyor ve Yenişehir ikinci olağan ilçe kongremizin hayırlara vesile olmasını diliyorum.

Bu dava köklü mazisi olan bir dava, bu dava tamamen, bir inanç davası ve bir ihlas davasıdır. Merhum Erbakan hocamız, 1960'lı yıllarda Milli Nizam Partisi'ni kurarken tek başına bir arabası ile bütün Türkiye'yi dolaşarak, adım adım, köy köy, yer yer, taş toprak diken çakıl her tarafa Türkiye'nin her tarafını dolaşarak bu davayı bütün memlekete anlatmış ve tek başına bu dava için yıllarca iğne ile kuyu kazar gibi bu davada mücadele vermiştir" dedi.

VATANDAŞLARIMIZIN DERTLERİYLE HEMHAL OLMAYA GELİYORUZ

Son olarak söz alan 54. Hükümetin Bakanı ve Yeniden Refah Partisi Genel Başkan Yardımcısı  Prof. Dr. Sacit Günbey ise, oldukça önemli konulara vurgu yaptı. Çiçeklerle karşılanan ve konuşması sık sık alkışlarla kesilen Günbey, duygularını şöyle dile getirdi:

‘‘Evvela hepinizi, Yüce Rabbim’in selamıyla selamlıyorum. Hepiniz hoş geldiniz, sefalar getirdiniz.

Bilindiği üzere ülkemiz, siyonist-emperyalist bir kuşatma ile karşı karşıyadır. Senelerden beridir iktidarda olan Adalet ve Kalkınma partisi kadroları ise, bu kuşatmayı yarıp, ülkemizi refaha kavuşturmak yerine, ne hazindir ki, siyonist tefecilerin eline düşürmüştür. Hükümetin beceriksiz ve basiretsiz yönetimleriyle, ülkemiz insanı her geçen gün fakirleşmekte, yokluk ve yoksulluk artmakta ve buna paralel olarak işsizler ordusuna her geçen yeni yığınlar eklenmektedir.



Maalesef paramızın değeri gittikçe düşüyor ve biz her gün biraz daha fakirleşiyoruz. Hâlbuki bunlar, merhum Erbakan Hocamızın kurduğu fabrikaları satmasalardı, denk bütçe yapmayı bilselerdi, havuz sistemini uygulamaya koysalardı bugün bu ekonomik krizi yaşanmayacaktı.

GİDEREK KATMERLEŞEN SORUNLAR ÇÖZÜM BEKLİYOR

Her geçen gün derinleşen ve kronikleşen ekonomik sorunlar, milletimizi her gün biraz daha fakirleştiriyor, açlık ve sefalete mahkûm ediyor adeta.  Küresel entrikacılar, yalnız ekmeğimize, emeğimize el uzatmakla kalmadılar: İstanbul sözleşme ile ailemize, çocuklarımıza, namusumuza, manevi değerlerimize de musallat olmaya başladılar. Genel başkanımız, Sayın Fatih Erbakan başkanımızın onurlu mücadelesi sayesinde İstanbul sözleşmesini iptal etmek zorunda kaldılar, fakat halen bu sözleşmeye dayanan kanun, yürürlükte kalmaya devam ediyor.