Açıklamalarda bulunan Mil SAĞLIK SEN Genel Başkan Yardımcısı Fatma Gökalp, şunları söyledi: Bilindiği üzere, yüz binlerce insanın hayatını kaybettiği, milyonlarca insanın yoğun bakım ünitelerinde tedavi görmekte olduğu bulaşıcı pandemi (KOVİD 19) ile mücadele çok yönlü olarak devam etmekte. Kuşku yok ki, ülkemiz genelinde tüm sağlık çalışanlarımız bu zorlu süreçte, cansiperane bir gayret göstererek, takdire şayan bir mücadele örneği sergilediler. Mesai kavramı gözetmeksizin, fedakârca görevlerini ifa eden bir çok sağlık çalışanımız, bu zorlu süreçte koronavirüse yakalanarak hayatını kaybetti.
MİL SAĞLIK-SEN, KONUYU ÜLKEMİZ GÜNDEMİNE TAŞIDI
MİL SAĞLIK-SEN Genel Başkanımız Sayın Şenol Gemici, geçtiğimiz günlerde konuyu ülkemiz gündemine taşıyarak, koronavirüs ile mücadele eden tüm sağlık çalışanlarımızın koronavirüsten dolayı vefat etmeleri halinde şehit sayılmaları gerektiğine dikkati çekti.
Sağlık kurumlarında görev yapan, sağlık çalışanlarımız, doktoruyla, hemşiresiyle, sağlık memurlarıyla, hizmetlisiyle, şoförüyle, hasta bakıcısıyla, yani komplike olarak virüsle mücadele kapsamında risk altındadır.
Çünkü salgından dolayı, sağlık çalışanlarımızın kendilerini izole ederek karantinaya almaları söz konusu değildir. Bizzat mücadele kapsamında yüksek risk alarak, vakalara müdahale etmekte ve tedavi süreçlerinin sonuna kadar içinde bulunmaktalar. Dolayısıyla, pandemi ile mücadele kapsamında en fazla riske maruz kalanlar sağlık çalışanlarımızdır.
Yurdumuzu tehdit eden düşmanlara karşı ülkemizin bütünlüğü için hayatları pahasına mücadele eden güvenlik güçlerimiz gibi, sağlık çalışanlarımız da görünmeyen ve üstelik de son derece kısa bir sürede bir çok insana bulaşabilen düşmanla mücadele etmekte bunu yaparken de yüksek risk altında çalışmaktadır.
Elbette ki devlet büyüklerimizin yaptığı açıklamalar, medya kuruluşlarımızın destekleyici ve moral verici haberleri ile, moral alkışı yapılması takdire şayandır. Bu hususta, farkındalık oluşturulması, sağlık çalışanlarımızı motive etmiş ve moral desteği sağlamıştır. Ancak şu unutmamak gerekir ki, dünyayı kasıp kavuran bu görünmez tehlike ile mücadelede, hayatlarını riske atan, çoğu zaman günlerce evinden ve ailesinden ayrı kalan sağlık çalışanlarımıza, yasal bir düzenleme yapılması gerekmektedir.
Adanmışlık ruhuyla takdire şayan bir çaba sarf eden, her mesai gününde ölümle burun buruna olan, çoğu kez gece gündüz demeden vazifesini icra ederek en üst düzeyde risk ile karşı karşıya kalan sağlık emekçilerimizden, hayatını kaybedenlerimiz şehit sayılmalıdır. Vefat eden meslektaşlarımızın aileleri de bu kapsamda değerlendirilmeli ve şehit yakını statüsü verilmelidir. Senelerden bu yana vazifelerini ifa ederken, birtakım kendini bilmezler tarafından saldırıya uğrayarak canlarına kıyılan merhum meslektaşlarımızın olduğunu da hatırlatmak isteriz.
Sağlık Bakanımız Sayın Fahrettin Koca, sağlık çalışanlarıyla ilgili olarak geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada, Şu dönemde maalesef enfekte olan sahada yoğun çalışan sağlık çalışanlarımızın sayısı fazla oldu diyerek, Sağlık çalışanı enfekte sayımızın: 7 bin beş yüze yakın olduğunu ifade etmişti.
MİL SAĞLIK-SEN olarak, daha önce Sayın Genel Başkanımız tarafından muhtelif platformlarda dile getirilen konunun, bir an önce yetkili merciler tarafından ele alınarak, ilgili kanunun çıkarılmasını, tüm sağlıkçılarımız ve aileleri adına talep ediyoruz. Canları pahasına virüsle mücadelenin en ön saflarında yer alan, her an virüsü kaparak ölüm tehlikesiyle karşı karşıya olan sağlık neferlerimiz, sergiledikleri takdire şayan mücadele ile, Türkiye'de virüs etkisinin dünya ortalamasının çok altında kalmasını başarmışlardır.
Dolayısıyla, pandemi ile mücadelede hayatını kaybeden tüm sağlık çalışanlarının Görev Şehidi sayılması ve yakınlarının, şehit yakınlarına tanınan haklardan yararlanmalarının sağlanması elzemdir.
Bu duygu ve düşüncelerle, hayatını kaybeden sağlık çalışanlarımız ve bütün vatandaşlarımıza, Cenabı Allah'tan rahmet, yakınlarına başsağlığı diliyoruz.
03.06.2020 20:29:00