SAADET PARTİSİ: ‘SUR’DA KİMLERE RANT SAĞLANMAK İSTENİYOR?’

D.BAKIR- Saadet Partisi (SP) Diyarbakır İl Başkanı Fesih Bozan, Diyarbakır’ın Merkez Sur İlçesinde, terör nedeniyle yıkılan evlerinin yerine, ev isteyen vatandaşların, sözleşmesinin tek taraflı olarak feshedilmesine tepki gösterdi.

Açıklamalarda bulunan Saadet Partisi Diyarbakır İl Başkanı Fesih Bozan, ‘Sur İlçesinde evleri acele kamulaştırılanlara sunulan seçeneklerde “evlerinin yerine yapılacak evlerden isteyen yaklaşık 500 vatandaşımızın sözleşmelerinin evlerinin yerine işyeri yapıldığı gerekçesiyle tek taraflı feshedildiğine dikkati çekti. ‘Çevre ve Şehircilik Bakanlığında, kimler, neden ve hangi hakla, üstelik de neyin karşılığında bu sözleşmeyi değiştirip, hak sahibi vatandaşları mağdur ediyor’ diye soran Fesih Bozan, birilerinin yine vatandaşlarımızın sırtından rant devşirmeye çalıştığını kaydetti. 

SUR İLÇEMİZ, SUR SAKİNLERİNİNDİR

‘Sur’da pis kokular geliyor’ diyen ve kamuoyunun olup bitenlerden bihaber olduğunu belirten Bozan, şöyle devam etti: ‘Aslında acele kamulaştırma ve kentsel dönüşüm kapsamında istimlâk edilen tarihi mahallelerin yıkım ve projelendirilmesi ve İhale verme süreçlerinde başlayarak, ilk günden beri süreç şeffaf ve hakkaniyet ölçüsünde yapılmadı diyebiliriz. Diyarbakır İlimizin tüm bileşenleri arasında kapsamlı bir istişare ve görüşme yapılma gereği bile duyulmadı. Hak sahiplerinin, fikir ve talepleri dikkate alınmadı. Yeni yapılar, eski yapıların özüne bağlı kalınarak yapılmadı. Görüştüğüm bazı uzmanlar, ‘Yeni evler daha teslim edilmeden şimdiden dökülüyor’ dediler. 4 yıldır bundan dolayı mı teslim edilemiyor. Vatandaşlar adına soruyoruz: Sur’da neler olup bitiyor, yetkili merciler neden kamuoyunu aydınlatmıyor? Yoksa bilmemizi istemedikleri bir takım hususlar mı var?’ şeklinde tepkilerini dile getirdi. 

‘KİMİN MALINI, KİME PEŞKEŞ ÇEKİYORSUNUZ? 

Yaşananlara “Kimin malı kime peşkeş çekiliyor” sözleriyle tepki gösteren Saadet Partisi Diyarbakır İl Başkanı Fesih Bozan, Sur’daki hangi firmaların ne iş yaptığını, işin içinde siyasilerin olup olmadığının bilinmediğini söyledi. ‘Vatandaş, devletine güvenmeyecek de, kime güvenecek’ diyen Bozan şunları söyledi: ‘Devlet, 3 yıl önce yaptığı sözleşmenin bir suretini, aradan geçen tam 3 yıla rağmen halen vatandaşlara vermemiş. Bu olacak iş mi? Devlet ciddiyetiyle bağdaşmayacak işler yapılıyor. Aldığımız bazı duyumlarda söz konusu yerler, ‘Turizm Planı’ çerçevesinde iş yerleri olacakmış. Eğer bu doğru ise, bu bölgede yaklaşık bin 200 hak sahibi aile varken, dükkânların satışı veya kullanım hakkını niye hak sahiplerine değil de, dışarıdan birilerine verilecek? Devlet, vatandaşları arasında, birisinden alıp birisine verme gibi bir tercih yapabilir mi? Bunun arkasında ‘rant’ ve ‘rant kollama’ mı var? Devasa, Havaalanı, Hastane, Yollar ve Köprüleri yapmakla öğünen AKP iktidarı, 4 yıldır Sur’daki projeyi neden bitiremiyor? İşin içinde farklı eller mi var?” 

‘HAK SAHİPLERİ MAĞDUR EDİLMİŞ DURUMDA 

‘AKP iktidarında, kanunlar, yasalar, projeler, ihaleler ve icraatlar, ‘parası ve Ankara’da dayısı olanlara’ göre işliyor ve değişiyor görüldüğü kadarıyla’ vatandaşlarımızın mağdur edildiğine dikkati çeken Bozan, ‘Devletin öncelikli görevlerinden biri vatandaşların can ve mal güvenliğini, toplumun huzur ve emniyetini sağlamaktır. Devlet, AKP iktidarının Sur’daki yanlış uygulamalarından dolayı, vatandaşına karşı öncelikli görevi olan can ve mal güvenliğini sağlayamamış ve Sur’daki hak sahipleri mağdur edilmiştir” şeklinde konuştu.

YETKİLİ KURUMLAR, DERHAL MÜDAHALE ETMELİ 

Fesih Bozan, ‘yapılması gerekenler arasında geniş kapsamlı istişare, Sur sakinlerinin rızasının alınması, iddiaların araştırılması için, müfettiş ve savcıların derhal soruşturma başlatması gerektiğini kaydetti. Devletin yetkili kurumlarının, vatandaşlara verilen yetkiyi alarak, devletin güç ve imkânlarını kendi çevrelerine ‘Sur’ yapanlardan mutlaka hesap sorması gerektiğini belirterek, konuyla ilgili karanlıkta kolan hususları maddeler halinde sıralayarak, yetkililerin vatandaşları aydınlatması gerektiğini belirten Bozan, ‘Devletin çeşitli kademelerine yerleşmiş, devleti zenginleşeme aracı haline getiren ve sürekli olarak yandaş ve çıkar gruplarının “rant kollama” süreçlerine, hem yerelde ve hem de genelde olsun, artık müsaade edilmemelidir. Hak ve hukukun uygulandığı bir gelecek temennisiyle, Başta Diyarbakırlı vatandaşlarımız olmak üzere, tüm vatandaşlarımızın mübarek Ramazan Bayramını tebrik ediyorum’.


23.05.2020 18:04:00