BU MUKADDES KENTE BORCUMUZ VAR
İşte tam bu noktada, Diyarbakır Valimiz sayın Hasan Basri Güzeloğlunun Belediye Başkan Vekilliği görevine getirmesi, kentimiz açısından bir fırsattır. Sayın Valimiz, zaten kentimizin sorunlarını bilen ve bu sorunların kalıcı ve köklü çözümlerinin neler olduğuna vakıf birisi. Dolayısıyla, gerek sorunların çözümü ve gerekse mega projelerin birer birer gerçekleşmesi konusunda, son derece liyakatli bir devlet adamı. Bu durumda bizler de gerek iş çevreleri ve gerekse diğer bütün meslek gruplarına mensup kişi ve kuruluşlar olarak, halkımızla beraber, tüm gücümüzle sayın Valimizin yanında olmalıyız. Ekmeğini yediğimiz, suyunu içtiğimiz, ata yadigârı bu mukaddes şehrimize, hizmet etmekle yükümlüyüz. Peygamberler, Sahabeler ve Evliyalar Diyarı, Mukaddes Kentimiz, her şeyin en iyisini hak ediyor. Adanmışlık ruhuyla kolları sıvayacak, mesai kavramı gözetmeksizin çaba sarf ederek, hizmet yarışı yapacak kadroların iş başına gelmesi gerekiyor.
Bu misyon doğrultusunda geleceğe güvenle bakmamızı sağlayacak, vizyoner bakış açısıyla cansiperane gayret gösterecek, hizmet ehli insanlarla, gönül birlikteliği yapmalıyız. Bu kentin artık kaybedecek bir güne bile tahammülü yok. Kısır çekişmelere girip boş sözlerle geleceğimizi heba etmeyelim. Bir kez daha, devlet-millet işbirliğiyle neler yapılabileceğini bütün dünyaya göstereceğiz. Şehri Diyarbekir, gerçekleşecek projelerle Belediyecilik anlamında çağ atlayacak ve mevcut sorunlara kalıcı ve köklü çözümler üretilecek. Bu doğrultuda sayın Valimiz ve Büyükşehir Belediye Başkanımız Hasan Basri Güzeloğluna bütün çevrelerin destek vererek, el birliğiyle kentimizi hak edeceği noktaya getireceğine gönülden inanıyorum.
15 TEMMUZ, TARİHİ BİR KİLOMETRE TAŞIDIR
15 Temmuz tarihinin, ülkemiz açısından son derece önemli bir mihenk taşı olduğuna dikkati çeken İş Adamı Battal Aldudak, şöyle devam etti: 15 Temmuz, kökü dışarıda olan ihanet şebekesinin, kalkıştığı ihanet girişimine karşı, halkımızın sergilediği takdire şayan duruşun adıdır. Karanlık odakların hazırladığı ve ülkemizi kaos ortamına sürükleyip, kardeş kavgasına yol açacak kirli planları, Milletimizin şanlı direnişi sayesinde bertaraf edilmiştir. Aslında 15 Temmuz, toplumun demokrasiye sahip çıkarak, ülkeyi diktatörlerin değil, seçilmişlerin yönetmesi gerektiğinin altını çizen bir manifestodur aynı zamanda.
Ülkemize karşı hasmane tavırlar besleyen şer odaklarının içerideki maşaları, bir kez daha hüsrana uğramış, kazanan geleceğimiz, demokrasimiz ve cumhuriyetimiz olmuştur. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başta olmak üzere, dönemin hükümeti ve Türkiye Büyük Millet Meclisinin önderliğinde, toplumu oluşturan bütün katmanlar, bu şer odaklarına karşı canı pahasına direnmiş ve ülkemizi kanlı ellerin yönetmelerine müsaade etmemişlerdir. Bu noktada özellikle sayın Cumhurbaşkanımızın sergilediği vakur ve metanetli duruşunu da özellikle vurgulamak gerekir. Bu vesileyle, ülkemize şu veya bu şekilde kirli emellerini enjekte etmek isteyenler, kaos ve kardeş kavgasına zemin hazırlama niyetindeki şer güçler çok iyi bilmelidirler ki, bu Millet geçmişte olduğu gibi, yine aziz vatanımızı canı pahasına savunacaktır.
ÖZEL HABER:YILMAZ ACU
15.09.2019 20:36:00